Egzoz hattında bulunan ve gazlarda bulunan oksijen ile reaksiyona girerek yanma sonucu oluşan kirleticileri zararsız bileşenlere dönüştüren kirlilik kontrol sistemi katalizör olarak bilinir. Genellikle motordan çok uzak olmayan bir yere yerleştirilir ve çalışma sıcaklığına hızla ulaşmasını sağlar.
Ancak etkili çalışması için hala birkaç dakika gereklidir. Son zamanlarda, katalitik konvertör 90’lı yıllardan beri tüm benzinli motorlarda ve 2000’den beri dizel motorlarda zorunlu hale geldi.
Benzinli araçlarda, üç toksik maddeyi, hidrokarbonları (HC), karbon monoksit (CO) ve nitrojen oksitleri (NOx) dönüştürebilen üç yollu katalizörler çoğunlukla bulunur. Bunları su buharına, karbondioksite (CO2) ve nitrojene dönüştürürler.
Dizeller genellikle nitrojen oksitlerle ilgilenmeyen iki yönlü katalizörlerle çalışır. Bu dezavantajın üstesinden gelmek için, bazı modeller NOx’i dönüştürebilen NOx/DeNOx katalizörleri kullanır. Partikül filtreleri dizel motorların yaydığı zehirli partikülleri yakmak için de sıklıkla kullanılmaktadır.
Katalizör, kirletici kirleticilerin kimyasal reaksiyonunu hızlandırmak için kataliz adı verilen bir işlem kullanır. İçinde mikroskobik değerli metal parçacıklarının (platin, paladyum vb.) Katalizörün kimyada kullanılan başka bir anlamı daha vardır.
Toksik maddelerin dönüşümünü hızlandıran bu metaller ile kirleticiler arasındaki reaksiyondur. Katalitik konvertör ise ömrünü korumak için düşük kükürtlü yakıtlar ve kurşunsuz benzin kullanılmasını gerektirir.
Ayrıca motor çıkışındaki oksijen seviyesini sürekli olarak ölçen bir lambda sensörünün kurulmasını da gerektirdi. Daha sonra, kirlilik kontrolünün düzgün çalışmasına en elverişli hava/yakıt karışımını elde etmek için yakıt enjeksiyonunun motora uyarlanmasından bir bilgisayar sorumludur.